M
MeLiS
Ziyaretçi
*#BABAMM....!!!!!!!!* *#BABACIM!!!*
*Yaşlı bir baba…*
*Kuzu etinden imal edilmiş yaprak döneri çok severmiş…*
*Bir gün canı yaprak döneri çok çekmiş.*
*Babasının isteğini fark eden oğlu,*
*almış babasını ve güzel bir lokantaya götürmüş…*
*Baba, yemeği önce kendisi yemek istemiş…*
*Ancak yaşlılığın verdiği zayıflık sonucu elleri titrediği için lokmayı ağzına götürmek istediği her seferinde üzerine dökmüş, yağı sakalına damlamış…*
*Lokantadaki insanların bakışları da pürdikkat onların üzerindeymiş…*
*Aşağılayıcı bakışlar, alaycı tavırlar, surat ekşitmelerle arada bir yaşlı babaya bakıyorlarmış.*
*Bir süre sonra oğlu sabır ve itina ile lokmaları babasının ağzına koymaya başlamış…*
*Nihayet yemek bitmiş ve oğlu babasını alıp lavaboya götürmüş, elini-yüzünü iyice yıkamış,* *üstünü-başını silip temizlemiş, saçını-sakalını düzeltip taramış,* *gözlüklerini silip gözüne takmış, ardından da koluna girip dışarı çıkarmış…*
*Lokantada bulunanların hakaretamiz bakışları hâlâ onların üzerinde…*
*Hiçbir bakışı umursamayan çocuğun ise yüzünde hep tebessüm varmış,* *babası çok sevdiği yemekten yiyip lezzet aldığı için…*
*Yemek parasını ödeyip çıkıyorlardı ki, arkalardan yaşlı bir amca seslenmiş:*
*– Hey evlat, burada bir şey bıraktığını unutmadın mı?*
*Az düşündükten sonra çocuk cevap vermiş:*
*– Hayır, masada bir şey bıraktığımı sanmıyorum!*
*Yaşlı amca:*
*– Hayır evlat, yanılıyorsun. Sen burada çok değerli bir şey bırakıp gidiyorsun!*
*Şaşkınlık içinde:*
*– Ne bırakmışım ki amca?!*
*– Sen burada, her evlat için bir ders ve her baba için bir umut bırakıp da gidiyorsun!…*
*Tam bir sessizlik hâkim olmuştu salona…*
*Herkes yaptığından, düşündüğünden utanç duyuyordu…*
*Unutmuşlardı bir an, her sıkıntıda babalarına sığındıklarını:*
*– Baba! Şunu istiyorum.*
*– Baba! Bana şunu al.*
*– Baba! Şu okulda, şu üniversitede okumak istiyorum, şu kadar harç gerekiyor.*
*– Baba! Okul masrafları için şu kadar para lazım.*
*– Baba! Falan şehre gezmeye gitmek istiyorum, para ver.*
*– Baba! Doğum günümde bana ne aldın?*
*– Baba!…*
*– Baba!…*
*Ama bir defa olsun dememişlerdi sanki:*
*– Yanımdasın ya baba, benim için her şeye değer ve yeter!…*
*– Babam! Senin yanında olmak benim için bir dünyadır…*
*Hep sahip olmak istediklerimizden söylenip durduk, yokluklarımızdan sitem edip şikâyetçi olduk…*
*Ama belki de hiç sormadık ona:*
*– Baba! Senin benden bir isteğin var mı..?*
*Çoğumuza sormuşlardır kesin çocukluğumuzda, “Anneni mi çok seviyorsun, babanı mı?” diye.*
*İlk başta “Her ikisini.” desek de az ısrar sonucu utanarak, sıkılarak kısık sesle,* *“Annemi.” diyorduk; buna rağmen baba içindeki acıyı bize hissettirmeden tebessüm ediyordu.*
*Kim bilir, belki de herkesin yanında utanıyordu…*
*Ama bir gün gelir de kayıp giderse elinden, aile* *fertlerinin güzel yaşaması için ne tür zahmetlere katlandığını işte o zaman anlarsın.*
*Cennet ayaklarının altında olmasa da…........*
----------------------------------------------------------------
*Bu yazıyı okuduktan sonra şu duayı yapmak geldi içimden...*
*"Allah'ım Ben evlatlarımdan razıyım Allah'ta onlardan razı olsun...* *RAB'BİM herkese BABAYA, KARDEŞE, AKRABAYA, KOMŞUSUNA KİMSESİZE BAKAN, VATANA,* *MİLLETE, HERKESE HAYIRLI EVLAT nasip etsin amin amin Allahümme amin ??*
*Yaşlı bir baba…*
*Kuzu etinden imal edilmiş yaprak döneri çok severmiş…*
*Bir gün canı yaprak döneri çok çekmiş.*
*Babasının isteğini fark eden oğlu,*
*almış babasını ve güzel bir lokantaya götürmüş…*
*Baba, yemeği önce kendisi yemek istemiş…*
*Ancak yaşlılığın verdiği zayıflık sonucu elleri titrediği için lokmayı ağzına götürmek istediği her seferinde üzerine dökmüş, yağı sakalına damlamış…*
*Lokantadaki insanların bakışları da pürdikkat onların üzerindeymiş…*
*Aşağılayıcı bakışlar, alaycı tavırlar, surat ekşitmelerle arada bir yaşlı babaya bakıyorlarmış.*
*Bir süre sonra oğlu sabır ve itina ile lokmaları babasının ağzına koymaya başlamış…*
*Nihayet yemek bitmiş ve oğlu babasını alıp lavaboya götürmüş, elini-yüzünü iyice yıkamış,* *üstünü-başını silip temizlemiş, saçını-sakalını düzeltip taramış,* *gözlüklerini silip gözüne takmış, ardından da koluna girip dışarı çıkarmış…*
*Lokantada bulunanların hakaretamiz bakışları hâlâ onların üzerinde…*
*Hiçbir bakışı umursamayan çocuğun ise yüzünde hep tebessüm varmış,* *babası çok sevdiği yemekten yiyip lezzet aldığı için…*
*Yemek parasını ödeyip çıkıyorlardı ki, arkalardan yaşlı bir amca seslenmiş:*
*– Hey evlat, burada bir şey bıraktığını unutmadın mı?*
*Az düşündükten sonra çocuk cevap vermiş:*
*– Hayır, masada bir şey bıraktığımı sanmıyorum!*
*Yaşlı amca:*
*– Hayır evlat, yanılıyorsun. Sen burada çok değerli bir şey bırakıp gidiyorsun!*
*Şaşkınlık içinde:*
*– Ne bırakmışım ki amca?!*
*– Sen burada, her evlat için bir ders ve her baba için bir umut bırakıp da gidiyorsun!…*
*Tam bir sessizlik hâkim olmuştu salona…*
*Herkes yaptığından, düşündüğünden utanç duyuyordu…*
*Unutmuşlardı bir an, her sıkıntıda babalarına sığındıklarını:*
*– Baba! Şunu istiyorum.*
*– Baba! Bana şunu al.*
*– Baba! Şu okulda, şu üniversitede okumak istiyorum, şu kadar harç gerekiyor.*
*– Baba! Okul masrafları için şu kadar para lazım.*
*– Baba! Falan şehre gezmeye gitmek istiyorum, para ver.*
*– Baba! Doğum günümde bana ne aldın?*
*– Baba!…*
*– Baba!…*
*Ama bir defa olsun dememişlerdi sanki:*
*– Yanımdasın ya baba, benim için her şeye değer ve yeter!…*
*– Babam! Senin yanında olmak benim için bir dünyadır…*
*Hep sahip olmak istediklerimizden söylenip durduk, yokluklarımızdan sitem edip şikâyetçi olduk…*
*Ama belki de hiç sormadık ona:*
*– Baba! Senin benden bir isteğin var mı..?*
*Çoğumuza sormuşlardır kesin çocukluğumuzda, “Anneni mi çok seviyorsun, babanı mı?” diye.*
*İlk başta “Her ikisini.” desek de az ısrar sonucu utanarak, sıkılarak kısık sesle,* *“Annemi.” diyorduk; buna rağmen baba içindeki acıyı bize hissettirmeden tebessüm ediyordu.*
*Kim bilir, belki de herkesin yanında utanıyordu…*
*Ama bir gün gelir de kayıp giderse elinden, aile* *fertlerinin güzel yaşaması için ne tür zahmetlere katlandığını işte o zaman anlarsın.*
*Cennet ayaklarının altında olmasa da…........*
----------------------------------------------------------------
*Bu yazıyı okuduktan sonra şu duayı yapmak geldi içimden...*
*"Allah'ım Ben evlatlarımdan razıyım Allah'ta onlardan razı olsun...* *RAB'BİM herkese BABAYA, KARDEŞE, AKRABAYA, KOMŞUSUNA KİMSESİZE BAKAN, VATANA,* *MİLLETE, HERKESE HAYIRLI EVLAT nasip etsin amin amin Allahümme amin ??*