Sevenler Gece Ağlar

[XFB] Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Hayatın İçinden Herşey kategorisinde MertKaan tarafından oluşturulan Sevenler Gece Ağlar başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 64 kez görüntülenmiş, 1 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Hayatın İçinden Herşey
Konu Başlığı Sevenler Gece Ağlar
Konbuyu başlatan MertKaan
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan ElmaS

MertKaan

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Şub 2024
Mesajlar
61
Tepkime puanı
67
Puanları
18
Konum
Germany

Sevenler Gece Ağlar!

ijshe4b.gif


Bundan seneler evvel çiçek dünyasında akıllara sığmayacak bir hikâye yaşanmış.
Yüce dağın eteklerinde dört mevsim solmayan sürekli çiçek açan çok özel bir çiçek varmış…


Bu çiçeği görüp hayran kalanlar kokusunu duyanlar, ona aşk çiçeği adını takmışlar. Gerçektende gözleri kamaştıran harika bir renge, koparmaya kıyamayacak kadar narin dallara sahipmiş…

Ama en büyük özelliği gündüz değil sadece gece çiçek açmasıymış; çünkü bu çiçek gündüzleri güzeller güzeli bir genç kıza dönüşüyormuş.
Yine bir gün kırlarda dilediğince dolaşırken, yaralı bir genç görmüş. Hemen yanına koşup ona yardım etmiş. Bu genç avlanırken atından düşmüş. Dağın öteki tarafındaki kentin prensiymiş…

Kız ona gündüzleri bakıyor geceleri ise yine çiçek haline bürünüyormuş. Tabii prens birkaç gün içinde iyileşmiş. Kızı görür görmez onun güzelliğine kalbindeki iyiliğe aşık olmuş. Her gün buluşurlar doyasıya kırlarda birlikte gezerlermiş…

Fakat günlerden bir gün prens kırlara gelmemeye başlamış. Kız merak içinde tabii, mecburen bir sabah şehre inip haber almak istemiş. Sarayda işe girmiş. Duydukları onu çok üzmüş; çünkü prens amansız bir hastalığa tutulmuş… O gün bir sürü doktor, bir sürü büyücü çağırılmış. Büyücünün en kabiliyetlisi olan “ Prensimizin iyileşeği tek bir şey var. Kırlarda yetişen ve sadece gece açan bir çiçek vardır. Adına aşk çiçeği derler, eğer bu çiçeği ağlatmayı başarırsanız prensimiz onun gözyaşlarıyla iyileşir. Bundan başka çare yok” demiş…

Kız bunları duyunca derin bir acı hissetmiş yüreğinde, eğer ağlarsa bir daha asla eskisi gibi gündüzleri insan olmayacakmış. Ama ağlamazsa da çok sevdiği prens ölecekmiş. Son bir kez sevdiğinin yüzüne bakmış ve geldiği yere doğru yola çıkmış…

Büyücü bu çiçeğin gündüzleri genç kıza döndüğünü biliyormuş. O gece kızın yanına giderek durumu anlatmış. Kız ona demiş ki “ Ben sevdiğim için seve seve ona gözyaşımı dökerim. Yeter ki iyi olsun. Fakat benim gözyaşlarımın bedeli vardır… Bundan sonra aşk benimle var olacak. Aşk benimle acı bulacak. Damarlarında dolaşacağım. Ve sevenler hep gece ağlayacaklar. Gerçek aşkı bulanlar asla kavuşamayacaklar ama aşkı yüreklerinde bulup asla kaybetmeyecekler. Sevdiklerine hayat verecekler ama asla sevdikleri bunu bilemeyecekler. Ve benim gözyaşlarım kalpten kalbe akacak. Benim ağlamamın bedeli budur.” Demiş…

Ve o anda yapraklarından sıra sıra gözyaşları damlamaya başlamış. Büyücü hemen şişeye doldurup kentin yolunu tutmuş. Kısa bir süre sonra prens iyileşmiş. Hemen kırlara koşmuş ama ne kız var ne de o çiçekler. Herkesi büyüleyen o çiçek yok olmuş…

Prens gerçektende o günden sonra sadece geceleri ağlamış herkesten gizli, aşkı yüreğinde hiç bitmemiş… Ve gerçekten sevenler, aşkı bulanlar kızın dediği gibi asla kavuşamamışlar. Çünkü gerçek aşkın içinde aşkın bedeli yaşıyormuş ve aşk acıya dönüşmüş…

Aşk çiçeği sadece geceleri aşkı için gözyaşlarına boğulur özlemle ağlarmış o gün bugündür; Gerçekten birbirine aşık olup kavuşamayanların kalbinde…

Ama aşk öyle bir sihirmiş ki gerçek aşkı yaşayanlar birbirlerine hep hayat vermişler; Birbirlerinden kopsalar bile...

alıntı...
 

ElmaS

Admin
Denetleyici
Ziyaretçi
Kayıtlı Üye
Grafiker
Katılım
10 Ara 2023
Mesajlar
137
Tepkime puanı
169
Puanları
43
Konum
İstanbul
Çok guzel bir hikaye 👍🏻